"Sesi rüzgarda konuşan,
Soluğu tüm dünyaya hayat veren Yüce Ruh.
Duy beni !
Küçük ve zayıfım, gücüne ve bilgeliğine ihtiyacım var.
Güzellikler içinde yürümemi sağla kızıl ve altın şafağı,
Gören gözlerimi neşeli kıl.
Sevgiyle yarattığın her şeye
Ellerimin dokunmasını sağla.
Öğrettiğin kutsal öğretileri anlayacak kadar bilge kıl beni.
Her yapraktaki ve taştaki gizli dersleri öğrenmeme yardım et.
Güç arıyorum, ama kardeşimden daha büyük olmak için değil;
İçimdeki düşmanı ele geçirmek için.
Saf bir yürek ve açık gözlerle sana gelmeye her zaman hazır kıl beni,
Hayatım söndüğünde, batan bir güneş gibi,
Ruhum sana gelebilecek böylece onurla ve utanmadan."
Dakota Kabilesi, Dua
"Bizim için sessizlik anlam yüklüdür; konuşmadan önce bir müddet sessiz kalmak, düşüncenin konuşmadan önce geldiğine olan inancın yansıması olarak saygı ve nezaket gereğidir.
Kederin, hastalığın ve ölümün ortasında ya da herhangi bir talihsizlikte ve büyüklerinin yanında sessizlik, saygının bir belirtisidir. Sessizlik sözcüklerden daha güçlüdür.
Kızılderilinin iyi arkadaş ilkesi olarak benimsediği bu kesin adet, hiç kuşkusuz, beyaz adam tarafından yanlış yorumlandı. Onu aptal, dilsiz, garip ve duygusuz olmakla itham ettiler. Halbuki o, insanların en hassası idi, ama derin ve samimi duyguları kontrol altına alınmıştı. Kızılderili için sessizlik, Disraeli'nin "sessizlik gerçeğin anasıdır" sözündeki anlama benzer. Her an konuşmaya hazır olan kişi ciddiye alınmaz, ama sessiz insana daima güvenilir."
Ayakta Duran Ayı, Sioux Kabilesi
"Hayvanlar içinde at Kızılderililerin en iyi arkadaşıdır. Bizler atsız uzun yolculuklara çıkamayız. At, Kızılderilinin en kıymetli malıdır. Kızılderili bir şey kazanmak istediğinde atına, kendisine yardım ettiği taktirde onu kök boyalarıyla boyayacağına dair söz verir. Atını boyanmış gören herkes böylece yardımın atının sayesinde, atın hatırı için geldiğini anlar."
Tatanka Ohitika, Sioux Tribe
"Bütün dinler Tanrı'ya geri dönüş yolunda çıktığımız merdivenin basamaklarıdır."
Pawnee Tribe
"Üç türlü barış vardır. Birinci barış en önemli barıştır. İnsan ruhunda yer alır bu barış. İnsan evrenle ve onun bütün güçleriyle ilişkisini ve birliğini fark ettiğinde, evrenin merkezinde Wakan Tanka'nın (Tanrı'nın) bulunduğunu ve bu merkezin her yerde, her birimizin içinde olduğunu anladığında birinci barış sağlanmış olur. Bu, gerçek barıştır; diğerleri ise sadece bunun yansımalarıdır.
İkinci barış iki birey arasında yapılan barıştır.
Üçüncü barış ise iki ulus arasında gerçekleşir. Fakat hepsinden önce şunu anlamalısınız ki "gerçek barış" olarak adlandırdığım birinci barış, yani insanın ruhunda barış gerçekleşmezse ne bireyler ne de uluslar arasında barış gerçekleşebilir."
Söz : Kara Geyik, Sioux Kabilesi
